Arama Yap

  Adem Ve Havva İle İlgili Doğru Sandığımız Yanlışlar

21. yüzyılda beynimiz; bilgi kütüphanelerinden  belki de en kirlisi. Çamura bulanmış gerçeklerle dolu zihnimiz. Adem ve Havva kıssası da zihnimizde bulanıklaştırılmış, gerçeklerin yerini çoğu kıssa da olduğu gibi burada da efsanelere bırakmıştır. Kıssa ile ilgili bazı Kur’an ayetlerini sizle paylaştıktan sonra bir irdeleme yapabiliriz diye düşünüyorum. Ayrıca konuyla ilgili yazıma başlamadan önce şunu belirtmek isterim Adem ve Havva kıssası olarak bildiğimiz çoğu şey Kur’an dan değil tevrattan müslümanlara geçmiş, müslümanlar o bilgilerin Kur’an da yazılı olduğunu sanmaktadır.
 

"Hani meleklere ‘Adem(oğlu) için emre amade olun!’ dediğimiz zaman, onların tümü hemen emre amade olmuştu;fakat sadece iblis yüz çevirmişti. (116) Bunun üzerine Biz’de ‘Ey Adem’ demiştik, ‘ işte bu, sana ve eşine tarifsiz bir düşmanlık beslemektedir; dolayısıyla, onun sizi bu has bahçeden (Cennetten) çıkarma girişimlerine karşı çok dikkatli olun; yoksa bedbaht olursun! (117) " (HAYAT KİTABI KUR'AN MEALİ- TAHA,116-117)


Ayeti iyice irdelediğinizde birkaç detay görürsünüz bunlardan biri mustafa islamoğlunun şahsıma göre çok iyi çevirisi. " Hani meleklere ademe secde edin " klasik çevirsini anlam olarak eksik bulan yazar 116. Ayette ademoğlu olarak, secde edini emre amade olarak çevirerek tüm bir ayeti daha iyi anlayabilmemizin kapısını açmıştır. Yani meleklere Adem’e dolayısıyla tek kişiye değil ademoğluna tüm bir insanlık varlığına karşı bir saygıya davet ediyor. Fakat şeytan insan türüne karşı saygı duymayı reddetmiş. 117. ayette adem ve eşine yönelik bir hitap ile başladığı halde son cümlede sadece Ademe yönelerek biter. Kur'an israili rivayetlere ve tevrata dayanan Havva’nın Ademi ayartıp yasak meyveyi yedirttiği yaygın kanaatinin tam tersini verir. Kur’an’a göre Şeytan onları melekleşme ve mükemmelleşme vadiyle kandırdı. İsraili kaynaklara göre ilk olarak yasak meyveyi Havva yemiş ve Ademi de yemeye Havva ikna etmiştir. Fakat Kur’an kadını suçlu gösterme girişimini yukarıda belirttiğim ayetlerde yalanlar.  İlk yasağı çiğneyenin bir kadın olduğu tezini desteklemez. İlk günah’ın kadın yaptı iddiasını çıkaranların hiç şüphesiz kadını hep ikinci sınıf olarak gören erkek egemen toplumlar olduğunu düşünüyorum.
 

"Nihayet Rabbi onu seçip arındırdı. Dolayısıyla hem tevbesini kabul etti, hem de ona (sorumluluğunu ifa edecek) yolu göstererek (122)  dediki: o makamdan hep birlikte birbirinize düşman olarak inin. Bundan böylede benim katımdan size doğru yol bilgisi gelecektir. Artık kim benim gösterdiğim yolu izlerse , işte o ne sapacak ne de kendini yitirecektir.(123)" (HAYAT KİTABI KUR'AN MEALİ-TAHA,122-123)


Bu ayetler yine doğru bildiğimiz bir yanlışı daha düzeltmemize yardımcı oluyor o da dünyanın bir sürgün yeri olduğu türündeki iddialardır. Müslüman genel kanaatine göre de Allah Adem ve Havva’yı cezalandırmak için dünayaya gönderdi. Fakat yukarıdaki ayete bakıldığında bunun doğru olmadığını görürüz. Zira Allah Ademin tevbesini kabul edip onu arındırdıktan sonra ona  yeryüzünü inşa sorumluluğunu verdiğini bizzat Allah belirtmektedir. Allah Ademin tevbesini kabul ettikten sonra onu ve onun üzerinden tüm insanlığa dünyada yaşama sorumluluğunu verdi. Adem ve Havva kıssası aynı zamanda insanlaşma sürecimizi anlatmaktadır. Çünkü insanı diğer varlık türlerinden ayıran şey fiziki yapısı değildir kanımca.İnsanı diğer varlık türlerinden ayıran özelliği aldığı bu sorumluluk bilincidir. Ne zaman ki Allah o sorumluluğu bizlere yükledi o zaman insan olma sürecimiz başladı. Peki Kur’an bu kadar açık üslüpla konuşurken biz bu kıssayı neden yanlışlarla doldurduk ve bu kıssa’nın anlatmak istediğini neden anlayamadık ? Sebebi açık çünkü kendi inancımızı araştırmıyor, bilmiyoruz. İsraili kaynaklar ve tevrattan besleniyor ve daha da vahimi kurandan beslendiğimizi sanıyoruz. Adem kıssasından insanlaşma sürecini anlayacağımıza, hatayı kabul edip ısrar etmemeyi anlayacağımıza, şeytan gibi kibre yenilmeyip Allah’ın kararına saygı duymayı öğreneceğimize,insanın düşmanının insan olmadığını hatırlayıp ortak düşmanımızın iblis olduğunu hatırlayacağımıza efsanelerin peşine takılıp önümüzü göremez olduk. Nihayetinde bir kadın yüzünden o günahı işledik, dünyaya atalarımızın günah işlemesi yüzünden ceza olarak gönderildik gibi hayatı doğru okumamızı engelleyen bilgilerle kirlettik aklımızı. Akıl kirlenince duygularda kirlendi.


yukarı çık butonu